İletişim, bilgi üretme, aktarma ve anlamlandırma sürecidir. Dolayısıyla insanların birbirlerinin farkına varmasıyla başlayan çok kanallı bir yapıya sahiptir.  Bu yapı içinde her bir duyu organı bir iletişim kanalı işlevi görmektedir. İnsanların birbirlerinin farkına varmalarıyla başlayan bu çok kanallı iletişim süreci kişilerarası iletişim olarak adlandırılmaktadır. Kişilerarası iletişimin kaynağını ve hedefini insanlar oluşturmaktadır. Bu tür bir iletişimi  anlamlarında uzlaşılmış simgeler aracılığı ile bilgilerin, düşüncelerin, duyguların biriktirilip aktarılmasının ve alışverişinin hem ortak, hem de değişik zaman ve mekân boyutlarında gerçekleştirilmesi olarak tanımlayabiliriz. Kişilerarası iletişimi sözlü iletişim ve sözsüz iletişim olarak iki ana başlık atında inceleyebiliriz. Sözlü iletişimde, konuşma ve konuşma ile birlikte ortaya çıkan dil ile yakından ilgili olgular- bunlara dil ötesi öğeler diyebiliriz- en önemli yeri tutar. Sözsüz iletişim ise, yüz anlamlarını/mimikleri, bedenin kullanımını/jestleri, giysileri, mekân kullanımı ve araçları içerir. Bu iletişim biçimi beden dili olarak da bilinir. Beden dili, bedenin verdiği gözle görülebilen sözsüz mesajlardır. Kişilerarası iletişim bir çok birleşenden oluşan bir süreçtir. Bu iletişimi iletişimin sözlü ve sözsüz yanı yapılandırır. Sözsüz iletişim ya da beden dili iletişimin önemli bir parçasını oluşturur.